TÜRKİYE’DE İŞ GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜ
İş kazaları, çalışma hayatında karşılaşılan en önemli sorun alanlarından biridir. Dünya genelinde her yıl ortalama 1,2 milyon insan iş kazaları nedeniyle yaşamını kaybetmektedir. İş kazaları, Türkiye’de de önemli bir sorun olarak varlığını devam ettirmekte ve farklı sektörlerde çalışan binlerce kişi her yıl hayatını kaybetmektedir. Tüm sektörlerde yaşanan iş kazaları ekonomiye ciddi bir yük getirmektedir (40 milyar TL ). İş kazalarının önlenmesi için, geçmişten günümüze pek çok yasal ve kurumsal düzenleme yapılmıştır. Ancak yapılan bu düzenlemelerin çok fazla başarıya ulaşamadığı meydana gelen iş kazası istatistiklerinden anlaşılmaktadır. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ile iş güvenliği uzmanlığı ve işyeri hekimliği çalışmaları daha fazla gündeme gelmiş olsa da, işyerlerinde “iş güvenliği kültürü” henüz oluşturulamamıştır. Bu yüzdendir ki iş güvenliği çalışmaları istenilen ölçekte faaliyet gösterememektedir. Güvenlik kültürü, güvenliği veya emniyeti tehdit edebilecek davranış veya uygulamalarla, bunların yer aldığı ortak kullanım ya da etki alanında bulunan canlıların veya araç gereç gibi nesnelerin zararını en aza indirmeyi amaçlayan, güvenlik ve emniyete öncelik veren, algı, inanç , tutum, kural, roller, sosyal, teknik ve politik uygulamalarla yetkinlik ve sorumluk hislerinin bütünüdür. Güvenlik kültürü üç alanda kararlılık gerektirmektedir; işletmelerin mesleki sağlık ve güvenlik yönetim sistemlerini yaşama geçirme kararlılığı, işçilerin bu sistemlere katılma ve destekleme kararlılığı ve uluslararası bir çerçeve oluşturulmasına yönelik kararlılık. Bu kararlılık alanlarının, ILO’nun sosyal ortaklarıyla, hükümetler, işçi ve işveren kuruluşları ile birlikte işyerinde güvenlik ve sağlıkla ilgili önemli konuları ele alırken edindiği ortak deneyimlere dayandığı bildirilmiştir.
L. HALE ERTENÜ
ÇEVRE MÜHENDİSİ /ÇEVRE GÖREVLİSİ
İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI
Yorum yapılmamış